Rol Yaparak Yaşamak

“Öyleyse sen, emrolunduğun gibi dosdoğru hareket et. Beraberindeki tevbe edenler de. Aşırı gitmeyin. Çünkü O, yaptıklarınızı görür.” (Hud süresi/112)

“Allah’a iman ettim de. Ve dosdoğru ol.” (Hadisi Şerif)
Kendini bilen, Rabbini bilir...
Kendini bilen Allah’ın emrettiği gibi olur.
Dosdoğru olur.
İnsan Rabbi için yaşamalı, yaratanın istediği gibi olmalı...
Rahmetli Muhsin Yazıcıoğlu’nun dediği gibi;
“Bir saniyesine bile hâkim olmadığınız bir dünya için; bu
kadar fırıldak olmanın anlamı yoktur.”
Dünya kelime anlamı adi, aşağılık, değersiz anlamlarına
geliyor...
Dünya yaşamı uğrunda rol yapmaya gerek yok...
Rol yaparak yaşamayı nasıl becerir insan...
Bizim gibi yaşayan kullara gösteriş yaparak yaşamaya gerek var mı?
Makam için, dünyalık için Yaşar mı insan...
Geçici bir dünya için rol yapmaya ne gerek var; Allah için
yaşamak varken...
Alkışladığınız her kötülük, Birgün sizi de içine alacak ve
geri dönüşü olmayan bir yola girilecektir...

Allah için yaşayan hem şerefli olur hem de mutlu olur...
Rol yaparak yaşamak mı?
Kullara kulluk yaparak yaşamak mı?
Heva ve hevese göre yaşamak mı?
Yoksa Allah’ın istediği gibi dosdoğru yaşamak mı?
Tercih bizim...
Ya kullara kulluk...
Ya da Allah’a kulluk...
Ya nefse göre yaşamak...
Ya da izzetlice yaşamak...
Ya rol yaparak yaşamak...
Ya Allah’ın emrettiği gibi yaşamak...
Bilelim ki; ömür kısa...
Bilelim ki; sonu olmayan bir dünya da yaşıyoruz...
Bilelim ki; ahiret var...
Bilelim ki; Allah’a hesap vereceğiz...
Makam için, dünya için, hırs uğruna kırmayalım insanların kalplerini...
Kardeş olmak varken, kin ve haset uğruna yaşamak niye...
Ulvi bir gaye için yaşamak varken; rol yapmak niye... rol
yaparak yaşamak niye...
Gelin samimi olalım,
Gelin yüreklerimizi Allah’a açalım ve kardeşler olalım...
Allah samimiyetle yapılmayan hiçbir davranışı kabul etmiyor...
Önce kalplerimizi doğrultmakla başlayalım bu işe...
İçimiz dışımız bir olsun...
Çift kişilikli toplumlar ilerleyemez, gelişemez...
İhlasla söylenilmeyen her söz,
İhlasla yapılmayan her hareket, odun olacak ateşimiz için...
Arapça ders kitaplarının başlangıcında şu söz bulunur
her zaman;
“İnsanlar helak oldu, bilenler müstesna...

Bilenler helak oldu, yaşayanlar müstesna...
Yaşayanlar da helal oldu, samimi olanlar müstesna...”
Bir de bu samimiyetin kabulü var Allah katında...
Kıymetli dostlar etrafımızı çepeçevre kuşatan şu karanlıklar çağında; samimi olalım, dosdoğru olalım, birbirimizi
sevelim...Düşmanları sevindirmeyelim...Kardeşler olalım...
Bilelim ki bir başımıza hiçiz...
Ancak biz hep birlikte biriz...
Allah’ın rahmeti topluluğun üzerine gelir...
Selam ve dua ile...

Paylaş Facebook Twitter E-Mail Whatsapp